TBMM’den geçerek yasalaşan Yeni İnfaz Yasası, bugün Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yeni yasa hakkında bilgiler sunan Avukat Murat Altındere, yeni düzenlemenin neler getireceğini konusunda kapsamlı bir değerlendirme yaptı.
AK Parti ve MHP gruplarının ortak hazırladığı infaz düzenlemesine ilişkin kanun teklifi, TBMM’den geçerek yasalaştı. Terör, cinayet, uyuşturucu ve cinsel suçlar kapsam dışı bırakan af yasası yani infaz düzenlemesiyle beraber yaklaşık 90 bin kişiye tahliye yolu açıldı. Yasa kapsamında denetimli serbestlik bir kereye mahsus 3 yıla çıkarıldı. İnfaz düzenlemesinin Meclis’ten geçmesinin ardında bugün Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Gün itibariyle cezaevlerinden tahliyelerin başlaması beklenirken, Avukat Murat Altındere Yeni İnfaz Yasası’nın kapsamını gazetemize değerlendirdi. Geçici ve kalıcı düzenlemeler içeren yasada öne çıkan ana değişiklikleri dile getiren Altındere, Ceza İnfaz Kanunu madde 107’de yapılan değişiklikle, süreli hapis cezalarının infazında koşullu salıverilme oranını 2/3 yerine 1/2 olarak uygulanacağını belirtti. Altındere, 1/2 oranından yararlanamayacak, eski infaz oranı devam edecek suçları şöyle sıraladı:
“1)Terörle Mücadele Kanunu ve Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu kapsamına giren suçlar,
2) TCK m.326 ila 339’da düzenlenen devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları,
3) Cinsel Suçlar,
4)Kasten öldürme suçları,
5) TCK m.188’de düzenlenen Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu
6) Suç işlemek için örgüt kurma, yönetme veya örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar,
7)TCK m.87/2-d’de düzenlenen mağdurun yüzünün sürekli değişikliğine neden olacak şekilde neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu,
8) TCK m.94, 95, 96’da düzenlenen işkence ve eziyet suçları,
9) TCK m.132 ila 138’de düzenlenen özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar.”
Mükerrir olan hükümlülerde koşullu salıverilme oranının 3/4’den, 2/3’e indirildiğini, böylece tekrar suç işleyenlerin koşullu salıverilme oranında hükümlü lehine değişikliğe gidilmesinin öngörüldüğünü söyleyen Altındere, “Denetimli serbestlik süresi, eski düzenlemede 1 yıl olarak sabit bir süre şeklinde belirlenmişken, yeni sistemdeki (İnfaz Kanunu m.105/A) gibi koşullu salıverilme için cezaevinde geçirilmesi gereken sürenin 1/5’i oranında uygulanacaktır. Bu madde şöyle önemli bir sonuç yaratmaktadır. Artık mahkemelerce verilen kısa süreli hapis cezalarında da kişiler az süreyle de da olsa cezaevine girmiş olacak.
Denetimli serbestliğe ilişkin yeni getirilen kalıcı düzenlemelerin yanında ayrıca cezaevindeki birçok mahkumun yararlanıp tahliye olacağı denetimli serbestlikle ilgili geçici bir düzenleme de getirildi. Bu geçici düzenlemeye göre; 30.03.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) işlenen suçlarda, 1 yıl olarak uygulanan denetimli serbestlik süresi 3 yıl olacaktır. Geçici düzenlemede öngörülen 3 yıllık denetimli serbestlikten; Koşullu salıverme oranı ile ilgili değişiklikte kapsam dışı tutulan suçlardan hükümlü olanlar yararlanamayacak” diye belirtti. Ağır hastalık ve engellilik sebebiyle yaşamını tek başına idame ettiremeyecek durumda olanlar ile gebe olan veya doğumdan itibaren 6 ayı geçmeyen kişiler hakkında; tutuklama tedbiri yerine, adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verilebileceğini kaydeden Altındere,
“Kadın, çocuk veya altmış 5 yaşını bitirmiş hükümlülerin mahkum oldukları toplam 1 yıl, 70 yaşını bitirmiş kişilerin mahkum oldukları toplam 2 yıl, 75 yaşını bitirmiş kişilerin mahkum oldukları toplam 4 yıl veya daha az süreli hapis cezalarının konutlarında çektirilmesine infaz hakimi tarafından karar verilebilecektir. Kasten işlenen suçlardan toplam 3 yıl veya daha az, taksirli suçlardan toplam 5 yıl veya daha az hapis cezasına mahkum olanlar, Adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilenler ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu gereğince tazyik hapsine tabi tutulanlar, doğrudan açık ceza infaz kurumlarında cezalarını infaz edecektir. 5 yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum olan veya adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilen hükümlülerden ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında yaşamını tek başına sürdüremeyeceği tespit edilen hükümlüler ve Doğumdan itibaren 6 ay geçen ve toplam 3 yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum olan kadın hükümlülerin cezalarımın konutunda çektirilmesine infaz hakimi tarafından karar verilebilecektir.
Kasten işlenen suçlarda toplam 1 yıl 6 ay, Taksirle işlenen suçlarda ise taksirle ölüme sebebiyet verme suçu hariç olmak üzere toplam 3 yıl veya daha az süreli hapis cezaları; hafta sonları kesintisiz veya hafta içi gece saatlerinde infaz edilebilecektir. Cezaların infazı ile ilgili hususlarda karar vermek üzere, mevcut infaz hakimliklerinin görev alanı genişletilecek ve cezaların infazında uzmanlaşmış yetkili müstakil infaz hakimlikleri kuruluyor” ifadelerini kullandı.
Özenle belirtmek istediği bir durumu dile getiren Altındere, “Yapılan değişiklikler hükümlülerle ilgili olup, aldığı ceza kararı henüz kesinleşmemiş tutukluların Covid-19 salgın hastalığından dolayı salıverilmesi ile ilgili bir hüküm içermemektedir. Koşullu salıverilme oranları ile denetimli serbestlik sürelerinde hükümlüler lehine yapılan değişikliklerin tutuklular yönünden de gözetilmesi gerekeceği, tutukluların almaları muhtemel cezalar üzerinden infaz hesaplaması yapılarak, tutukluluk süresi mahsup edildiğinde infaz aşamasında fiilen cezaevinde geçireceği sürenin çok az kalacağı veya hiç kalmayacağının tespit edilmesi durumunda, tutukluluk hallerinin sona erdirilmesine karar verilmelidir dedi.